SB Teşkilat ve Görevleri KHK Hakkında Görüşlerimiz

TÜM ÜYELERİMİZE VE MESLEKTAŞLARIMIZA DUYURU!

Bilindiği üzere kamuoyunda tartışılmaya başlanan ve yasalaşmak üzere olan Kanun Hükmünde Kararname’nin 68. Maddesi ile aile hekimliği tıp disiplini ve uzmanlık alanı için oldukça önemli yeni düzenlemeler getirilmektedir. Bu düzenlemelerin özünü mevcut aile hekimliği uzmanlık eğitimi dışında “sözleşmeli aile hekimlerine” özel olarak tanımlanan “yarım zamanlı uzaktan uzmanlık eğitimi” modeli oluşturmaktadır.

Ülkemizde bugün birinci basamak sağlık hizmetlerinin ve dolayısıyla aile hekimliği uygulamasının güçlendirilmesi ve niteliğinin artırılması için ÖNCELİKLERİMİZ nelerdir?

Aile sağlığı merkezlerinde çalışan ve herhangi bir uzmanlık eğitimi almamış aile hekimlerinin mevcut aile hekimliği uzmanlık eğitimini yapmadan “UZMAN” OLMALARI ya da “UZMAN ÜNVANI” ALMALARI mıdır?

Aile sağlığı merkezlerinde çalışan ve herhangi bir uzmanlık eğitimi almamış aile hekimlerinin AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLIK EĞİTİMİ YAPMALARI mıdır?

Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitiminin geliştirilerek, asistan kadrolarının ve AİLE HEKİMLİĞİ UZMANI SAYISININ ARTIRILMASI mıdır?

Aile hekimliği uygulamasına geçişte “Geçiş Dönemi Stratejisi” Dünya örneklerinde, Aile Hekimliği uzmanı sayısının yetersizliği saptamasına ve yeterli Uzman yetiştirilinceye kadar mevcut Birinci Basamak hekimlerinin aile hekimliği uygulamasında çalıştırılması anlayışına dayanmıştır. Bu yaklaşımla 2003 yılında ülkemiz için “Geçiş Dönemi Stratejisi” benimsenirken 3 temel vurgu yapılmıştı:

1) Bu strateji tanımlanmış bir süre için uygulanacaktır. Dolayısıyla bitiş zamanı ilan edilecektir.
2) Bu dönem içinde aile hekimliği uygulamasına girecek pratisyen hekimler için “iyileştirme eğitimleri” yapılacaktır. Bu eğitimler hizmet içi eğitimler niteliğindedir. Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi’nin yerini alamaz, onun alternatifi olamaz.
3) Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi geliştirilecek, Aile Hekimliği uygulama eğitimi (saha eğitimi) koşulları sağlanacak, asistan kadroları (2 yıl içinde kademeli olarak yıllık 2000 – 2500 asistan kadrosu) ve dolayısıyla Aile Hekimliği Uzmanı sayısı hızla artırılacaktır.

2011 Ekim ayına geldiğimizde durum nedir?

SAĞLIK BAKANLIĞI AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLARINA VE KAMUOYUNA VERDİĞİ SÖZÜ TUTMAMIŞTIR. Sekiz yıl geçmiş olmasına karşın “geçiş döneminin” bitiş tarihi hala belirlenmemiştir. Pratisyen aile hekimleri için öngörülen geçiş dönemi iyileştirme eğitimleri yapılmamıştır. Ancak bir yıl önce yasal düzenlemesi yapılabilen saha eğitimi dışında Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimi geliştirilmemiştir ve Aile Hekimliği Uzmanı sayısı artırılmamıştır. Şimdi gelinen noktada saha eğitimine ilişkin düzenlemelerin de “yarım zamanlı uzaktan uzmanlık eğitimi” modeli için yapıldığı yönündeki kaygılarımız gerçeğe dönüşmüştür.

Oysa baştaki sorumuza geri dönecek olursak, gerçekten bugünkü önceliğimiz nedir? Pratisyen aile hekimlerinden yoğun bir talep yokken, mevcut Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimini geliştirme yönünde hiçbir şey yapmamışken “yarım zamanlı uzaktan uzmanlık eğitimini” uygulamaya sokmanın, mevcut standartları altüst etmenin ülkemiz sağlık sistemine yararı ne olacaktır?

GERÇEKTEN YILLARDIR GELİŞTİRİLMESİNİ İSTEMEMİZE VE BUNUN NASIL YAPILABİLECEĞİNE İLİŞKİN AYRINTILI ÖNERİLERİMİZİ SÜREKLİ SUNMAMIZA KARŞIN, BAKANLIK ISRARLA MEVCUT UZMANLIK EĞİTİMİMİZE YÖNELİK ÇABA HARCAMAMIŞTIR, HARCAMAMAKTADIR.

Tıp bilimi ve mesleği içerisinde yer alan tıp disiplini ve uzmanlık alanlarından biri olan Aile Hekimliği için İKİ FARKLI UYGULAMAYLA uzmanlık eğitimi ve “UZMANLIK ÜNVANI” verilmesi KABUL EDİLEMEZ. Kanun Hükmündeki Kararnamede çerçevesi çizilen “yarım zamanlı uzaktan uzmanlık eğitimi” dünya literatüründe yer alan ve geçerli aile hekimliği uzmanlık eğitiminin gereklerinin daha geniş bir zaman diliminde yapılması şeklinde tanımlanan “part-time eğitim” değildir.

Yeni düzenleme ile tanımlanmaya çalışılan “alternatif yol” belirsizliklerle doludur. 18 aylık zorunlu rotasyonların yapılıp yapılmayacağı ya da nasıl yapılacağı belli değildir. “Uzaktan ve/veya yarım zamanlı eğitim metotları” ne için kullanılacaktır? Zorunlu rotasyonlar için mi, aile hekimliği uygulama eğitimi için mi? Tıpta uzmanlık eğitimi esas olarak uygulamalı eğitimdir; usta çırak ilişkisine, beceri kazandırmaya ve pratiğe dayanır. Bu yeterliklerin asgari koşulları müfredatla ve asistan karnesiyle belirlenmektedir. İlişkilerin ve uygulama bağlamının tanımlayıcı özellikte olduğu aile hekimliği uzmanlık eğitiminde uygulama ve birebir eğitim, olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Böylesi bir eğitim uzaktan öğrenme yöntemleri ile nasıl yapılabilir?

Aile hekimliği uygulama eğitimi (saha eğitimi) mevcut aile hekimliği uzmanlık eğitiminin temel parçasıdır, mevcut uzmanlık eğitiminin alternatif bir modeli değil. Saha eğitimi aile hekimliğinin akademik bölümleri (anabilim dalları ve şeflikleri) tarafından düzenlenmeli, koordine edilmeli ve yönetilmelidir. Bu eğitim akademik ya da bunlarla doğrudan ilişkili (afiliye) eğitim merkezleri tarafından verilmelidir.

Yeni düzenlemeyle tanımlanan “eğitim sorumlularının” kim olacağı da belirsizdir. Mevcut akademik yapıyla ilişkisi tanımlanmamıştır. Bu eğitim mevcut akademik eğitim birimleri tarafından mı yapılacaktır yoksa yarım zamanlı “uzmanlık eğitimi” için yeni eğitim birimleri mi oluşturulacaktır?

Çeşitli eğitim yöntemlerinin kullanıldığı bir eğitim programının uygulanmasında temel eğitim yöntemlerine destek olmak üzere kullanılabilecek yardımcı bir yöntem olması gereken UZAKTAN ÖĞRENME TEKNİKLERİ BİR TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİNİN TEMEL EĞİTİM YÖNTEMİ OLARAK KULLANILAMAZ.

Keza tam zamanlı bir uzmanlık eğitimi programının tüm gereklerini daha uzun bir zaman dilimine yayan “part-tıme uzmanlık eğitimi” TAM ZAMANLI UZMANLIK EĞİTİMİNİN GEREKLERİNİ “BY-PASS” ETMEK AMACIYLA DA KULLANILAMAZ.


“Yarım zamanlı uzaktan uzmanlık eğitimi” uygulaması, Tıpta Uzmanlık Sınavlarının anlamını ve şimdiye kadar bu sınavları başararak aile hekimliği uzmanlık eğitimi yapmış ve yapmakta olan üyelerimizin yıllarca harcadıkları emekleri boşa çıkaracak, aile hekimliği uzmanlarını ve asistanlarını mağdur edecektir.

Yalnızca SÖZLEŞMELİ AİLE HEKİMLERİNE ÖZEL yapılan bu düzenleme Anayasa’nın 10. maddesinde belirtilen Kanun Önünde Eşitlik İlkesine de açıkça aykırıdır.

Böylesi önemli bir düzenlemenin ilgili muhataplarıyla tartışmadan, onların görüşü alınmadan, kamuoyunda değerlendirilmeden, hatta bizleri temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bile ele alınmadan, yalnızca Bakanlar Kurulu üyelerinin imzasıyla yasalaşan bir Kanun Hükmünde Kararname ile yapılmasının takdirini kamuoyuna bırakıyoruz.

“Yarım zamanlı eğitimle” aile hekimliği disiplininin kendine özgü özellikleri kazandırılamayacaktır. Bu da aile hekimliği uygulamasından beklenen çıktıların oluşmasını engelleyecektir. Bu şekilde “uzman” ünvanı alacak hekimler hekim camiası içerisinde beklenen saygınlığı elde edemeyecekler ve uzmanlığın gerektirdiği bilgi ve becerilerle
donatıl(a)mamış meslektaşlarımız aile hekimliği pratiğinde sorun yaşayabileceklerdir. Bu nedenle tüm sözleşmeli aile hekimi meslektaşlarımızı mevcut Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitimini alarak Aile Hekimliği Uzmanı olmaya davet ediyoruz.

Yasalaşmak üzere olan KHK’de aile hekimliği tıp disiplini ve uzmanlık alanı için bazı olumlu düzenlemelerin de olmasının, disiplinimizi geriye götürecek, hatta yok olma noktasına getirecek böylesi temel nitelikteki bir uygulama karşısında hiçbir anlamı yoktur. DİSİPLİNİMİZİN KORUNMASI VE GELECEĞİ AÇISINDAN TEMEL BİR TEHDİT SÖZ KONUSUDUR.

Yeni düzenleme yalnızca aile hekimliğini değil tüm tıp uzmanlık alanlarını tehdit etmektedir. “Yarım zamanlı uzmanlık” yolu bir kere açıldı mı, bu gereksinime göre tüm uzmanlık dalları için de planlanabilir ve uygulanabilir demektir. O nedenle yalnızca aile hekimleri değil tüm hekimler bu uygulamaya karşı çıkmak durumundadır.

DİSİPLİNİMİZE YÖNELİK BU TEHDİDİ ÖNLEMEK İÇİN HER TÜRLÜ YASAL VE DEMOKRATİK HAKKIMIZI KULLANARAK MÜCADELE EDECEĞİZ!

BU MÜCADELEDE ÜYELERİMİZİN, AİLE HEKİMLİĞİ UZMANI VE ASİSTANLARININ, TÜM HEKİM MESLEKTAŞLARIMIZIN DESTEKLERİNİ BEKLİYORUZ!

TÜM ÜYELERİMİZE VE MESLEKTAŞLARIMIZA DUYURULUR!


TÜRKİYE AİLE HEKİMLERİ UZMANLIK DERNEĞİ TAHUD
MERKEZ YÖNETİM KURULU